Sabah saat 9:00 da Ankara Esenboğa Havalimanına doğru yola çıkıyoruz. Hedef Almanya-Stuttgart-Friedrichshafen'de bir takım görüşmeler yapmak.
Havaalanına girdiğimizde karşımda bir anda Galatasaray-Arsenal UEFA Kupası maçında "Ağlamak İstiyorum Sayın Seyirciler" sözleriyle tüm futbol severlerin yakından tanıdığı Levent Özçelik'i görüyorum. Hemen resim çektiriyoruz. Neyse konunun dışına fazla çıkmayalım:) Yaklaşık 1,5 saat kadar uçağı bekleyeceğiz. Bu esnada dostumla beraber uçakta neden koridorda oturmak istediğiyle ilgili muhabbete başlıyoruz. Böyle saçma bir konudan nasıl 1 saatlik sohbet çıkardınız diye sormayın. Koridorda oturmanın birsürü faydası varmış:))) Uçağımız 12 de Ankaradan havalanıyor ve eğlenceli bir yoluluktan sonra 13 de İstanbula iniyoruz. Çok hızlı hareket etmek zorundayız. Çünkü saat 14:50 de Stuttgart uçağına yetişmeliyiz. Önce Harç Pulu sırasına giriyoruz. Türk Vatandaş olmaktan utandığımız zamanlar bu zamanlar işte. Başka hiç bir ülke insanı böyle garip bir uygulamaya maruz kalmıyordur herhalde. Harç pulunu aldıktan sonra, pasaport işlemlerine koşturuyoruz. Pasaport işlemleri için 6-7 banko çalışıyor ama inanılmaz bir sıra var. Neyseki biraz stres yaşadıktan sonra işlemleri halledip uçağa biniyoruz. Yanımda isminin sonradan Baki olduğunu öğrendiğim Karadeniz kökenli bir abimiz var. Sohbete başlıyoruz. Avusturyada bir fabrikada işçi olarak çalışıyormuş. Oradaki gençleri soruyorum, "100 tanesinden 5 tanesi sağlamdır diyor". Üzücü bir durum. Avusturyada genellikler Kayseri, Tokat, Karadeniz, Denizli yöresinin insanları varmış.
Bu ve bunun gibi birçok konu konuştuktan sonra saat 17:30 da Stuttgart Havaalanına çok kötü bir iniş yapıyoruz. Havaalanında biraz dolaştıktan sonra bir yer dikkatimizi çekiyor. "Prayer Room" yazan bu yerde hrıstiyanların da, Müslümanların da ibadet edebilmesi için her imkan sunulmuş. Çok hoşumuza gitti bu uygulama. Türkiyede de her dinin ibadetlerini rahatça yerine getirebileceği yerlerin olması güzel olurdu. Bizi havaalanı çıkışında Bahattin Bey ve Harun Bey karşılıyor. Biraz muhabbetten sonra Stuttgart'a 200 km uzaklıktaki Friedrichshafen'e doğru yola çıkıyoruz. Hava fena değil. Saat 22 sularında hedefe ulaşıyoruz.
İzmir Kebap isminde bir yerde yemek yiyoruz. Kısacası Türkler her yerde:)) Sonra SeeHotel'e doğru yola çıkıyoruz. 419 ve 420 numaralı odalar bize tahsis edilmiş. Yorgun olduğumuz için hemen uyuyoruz ve saat 8:30 da kahvaltıya geçiyoruz. Kahvaltıda et ürünlerini güvenemediğimiz için yemiyoruz. Karnım nasıl doyacak bilemiyorum:)))
Kahvaltıdan sonra görüşme yapacağımız Alman dostumuz Alex geliyor ve toplam 5 kişi Konstanz Gölü (Bodensee) üzerinden feribotla Konstanz'a gidip orada bulunan bir oteli ziyaret edeceğiz.Harika bir manzara. İşlerimiz bittikten sonra tekrar dönüş yolculuğuna başlıyoruz ve saat 14 gibi otele geliyoruz.
|
Konstanz (Bodensee) Feribot ve Titanic:) |
|
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder